Nüfus
kayıtları, kamu düzenine ilişkin olduğundan nüfus kaydına esas teşkil eden
diğer belgelerdeki maddi hataların haricindeki tüm düzenlemeler mahkeme
kararıyla düzeltilmektedir. Ana baba adının düzeltilmesine ilişkin işlemlerde
mahkeme kararı ile düzeltilmesi gereken işlemlerdendir.
Anne ya da baba adının yanlış olduğunu düşünen
herkes bu davayı açabilmektedir. Özellikle anne ya da baba adı yanlış yazılmış
olan anne veya baba ile bunların çocukları tarafından dava açılmaktadır. Yani
genetik anne ya da baba bu davayı açabilmektedir. İlgili çocuğun nüfusuna
genetik annesi haricinde farklı bir kadın ya da erkek anne ve baba olarak
yazılmışsa da anne ve baba adının düzeltilmesi davası açılabilmektedir. Bu
durumlara örnek olarak doğan çocuğun karıştırılarak doğurmamış bir kadının
üzerine yazılması halidir. Bunun yanında babalık karinesi içinde olmamakla
birlikte evlilik içerisinde doğmuş bir çocuk ya da boşanma kararının ardından
300 gün içerisinde doğmasa da kocanın nüfusuna yazılmış çocuk anne ve baba
adının düzeltilmesi davası açabilmektedir. Ayrıca evlatlık çocuk sahibi olan
bekar anne ve babalar da çocuklarının nüfuslarına kendi anne ve baba adlarını
bu dava ile yazdırabilmektedir. Bununla birlikte ilgili nüfus dairesi
tarafından ya da ilgili Cumhuriyet Savcısı tarafından da dava açılabilmektedir.
Bu davalarda davalı olabilecek kişiler ise
ilgili Nüfus Müdürlüğü ve bunlarla hukuki zararı doğabilecek kişilerdir.
Ayrıca bu davalar için yetkili ve görevli
mahkeme, davayı açmak isteyen kişinin yerleşim yerindeki Asliye Hukuk
Mahkemesi’dir. Yurt dışında yaşayan kişiler ise anne ve baba adının
düzeltilmesi davalarını İstanbul, Ankara ve İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde
açması gerekmektedir.
Anne ve baba adının düzeltilmesi davaları için herhangi bir zamanaşımı süresi de işlememektedir. Yani herhangi bir süreye bağlı olmadan bu dava açılabilmektedir. Ancak bu davanın açılması için esaslı unsur, hukuki bir menfaatin bulunması gerekmektedir. Dava açılmasının ardından her türlü belge ve tanıkla ispat aracı olarak kullanılabilmektedir. Zira ilgili mahkemede davacı ya da davalının sunduğu delillerle bağlı değildir, çünkü dava kamu düzenindendir bu nedenle de ilgili mahkeme gerekli araştırmayı yaparak davayı sonuca bağlamaya çalışmaktadır. Davanın karara bağlanmasının ardından da tüm kanun yollarının da tüketilmiş olması gerekmektedir. Yani davacı ve davalı olan kişi ya da kurumlar, mahkemenin verdiği kararı temyiz edebilme hakları mevcuttur. Temyiz kararı da ilgili Cumhuriyet Savcısı’na bildirilmektedir. Kullanıp kullanmamak tarafların isteğine bağlı olmakla birlikte kanun yolu aşamasının da tamamlanması ile ilgili kararın kesinleştirilmesi yapılmaktadır. İlgili mahkeme kesinleşmiş olan kararın ardından 10 gün içerisinde ilgili nüfus müdürlüğüne durumu bildiren yazı ile kararı göndererek anne ve baba adının düzeltilmesi işlemlerini yaptırmaktadır. Böylece aile kütüğünde de değişiklik yapılarak yeni olan son durum işlenmektedir.
Bu yazıyla ilgili herhangi bir sorumluluk kabul etmemekle birlikte daha detaylı ve güncel bilgi almak için bir avukata başvurunuz.
Yorumlar